Sarayburnundaki büyük eğlentide, 9 Ağustos 1928 akşamı, etrafını saran halka hitaben, ilk defa harf devrimini açıklayarak yeni harflerin kaubl edilmesi lazım geldiğini belirttikten sonra:
-Bir milletin yüzde onu, yirmisi okuma yazma bilir de, yüzde seksen, doksanı bilmezse, ayıptır.Bu millet utanmalıdır.Ama Türk Milleti utanmak için yaratılmış bir bmillet değildir.İftihar etmek için yaratılmış, şanlı şerefli bir millettir.Tarihi baştan başa iftiharla dolu bir millettir.Okuma yazma bilmeyenlerin çokluğu, onun hatası değildir.Hata Türk’ün karakterini anlamayarak kafasını bir takım zincirlerle saranlarındır.Artık geçmişin bu hatalarını kökünden temizlemek zamanındayız.Hataları düzelteceğiz.Bu hususta bütün vatandaşların gayretini isterim.En nihayet bir yıl içinde, bütün Türk toplumu yeni harfler i öğrenmelidir, öğrenecektir.Milletim, kafasiyle olduğu gibi yazisiyle de uygar dünyanın yanında bulunduğunu gösterecektir! Deyince, halk, kendini kucaklamak, bağrına basmak isteyen bir coşkunlukla alkışlarken, heyecandan ağlaşanlar bile görülmüştür.
Oradan Büyükada’ya gitmişlerdi, yat klübünde pırıl pırıl ışıklar içinde, kırıta kırıta sırıtan fraklı, smokinli, tuvaletli bay, bayanlarla karşılaşınca bir an durmuş, yanındakilere:
–Hani Sarayburnunda yaptığımız yokmu? Onu burada yapamazık!… demişti.
Bir gün -devrimin ilk günleri idi-şöyle demişti;
–Daha çocukken, dersler, kitaplar arasında yuvarlanırken hissedirdim ki bu dilin bir şeye ihtiyacı var.O ihtiyacın ne olduğunu, nasıl edle edileceğini bilmezdim.Fakat mutlaka bir şey hakim olduğunu duyardım
N. A. BANOĞLU, YAYINLANMIŞ BELGELERLE ATATÜRK, SİYASİ VE ÖZEL HAYATI-İLKELERİ, 2. BASKI, İST. , 198, S. 263