DOĞUŞUNDAKİ FEVKALADELİK

Atatürk kendisinin insanüstü bir varlık olduğunu söylemelerini hiç hoş karşılamazdı.Çocukluk arkadaşı Nuri Conker’in sert şakalarını büyük bir neşeyle dinler ve hepimizin önünde tekrarlattırırdı. Bir gün sofrada ismini zikretmke istemediğim bir zat: -Paşam, demişti, kimbilir çocukluğumuzda ne müstesna bir insandınız.Kimbilir, ne harkulade hatıralarınız vardır.Atatürk güldü ve Nuri Conkere döndü: -Nuri, anlatsana!.. dedi. Nuri Bey her vakitki […] Read More

VAHDANİYET (TEK TANRI) İNANCI

Ata’nın Tarih-dil mevzularıyla yakından meşgul olduğu devreydi.Zaman zaman Çankaya’daki toplantılarında davetli olarak kabul bulunuyordum ve arzusu üzerine dil kurumunda aktif vazife almıştım.Din ve tasavvuf mevzuları üzerindeki hizmetlerim de malımı idi.Böyle bir araştırma toplantısında birden bana hitap ederek: -Sizden bir ricam olacak, bir ülkeye ve millete Allah katından bir Peygamber neden gönderilir? Şu cevabı verdim: -O […] Read More

TÜRKİYE’YE KİN YAKIŞMAZ!..

İstanbul’un işgali yıllarında bir Türk okulunu gezen Fransız generallerinden M.Bramon,Bir kızımınızın yaptığı elişini beğenmişti.General bunu almak arzusu göstermesi üzerine elişinin sahibine öğretmen armağan edilmesi için teklifte bulunmuş ve öğrenci buna son derece sinirli: -Hayır, bir çöp bile vermem!.. demek suretiyle şiddetli reddetmişti. Aradan yılalr geçtikten sonra aynı okula Atatürk gelmiş, aynı öğrenci bu kez düşman […] Read More

GERİCİLİĞE YAĞMA YOK

 Kız ve erkek çocukların bir arada okumaya başladıkları sırada, Karadeniz kıyılarında bir inceleme gezisine çıkan Atatürk, 19 Eylül 1924 günü Rize’de bulunurken Rize ve Pazar müftüleri kendisine bir dilekçe verirler.Atatürk, sunulan dilekçeye göz gezdirdikten sonra biraz sinirli müftülere döner. -Yaaa?.. . Demek medreselerin tekrar açılmasını istiyorsunuz?Bu millet, çocuklarını istediği gibi okutmayacak mı? Şimdiye kadar geri […] Read More

BİS, BİS!…

Atatürk’le Mussolini’nin arası malum!.. İkinci dünya savaşı’nın ”Sinir harbi” dediğimiz söz hücumları Mussolininin baş silahı. İtalyan dikdatörü, o sırada yine bir nutuk söyleyerek sinirlerimizi bozmak istemişti.Atatürk, buna fiili bile cevap mahiyetinde, Antalya’ya bir seyehat hazırladı. Yolada otomobiller, güzel bir yerde mola verdiler.Atatürk, kulağına akseden bir türküyle ilgilendi.Etrafını aradılar.bunu bir çoban söylüyordu. Çobanı getirdiler.Atatürk: -Türküyü sen […] Read More

MEKKE’YE ŞAPKAYLA GİRECEKSİN

Atatürk sağ iken, büyük islam kongrelerinden birine bizde çağrılmıştık.Kongre Mekke’de toplanacaktı.Atatürk’ün bir delege göndermeye razı olup olmayacağını merak ediyorduk. Hiç tereddütsüz karar verdi.Türklüğünden kibir denecek kadar gurur duyan büyük adam, milleti ile aynı dinden olanları da gerilik ve kölelikten kurtulmuş görmek için elinden geleni yapmak istemiştir.Müslümanlık yeniden şereflendikçe nasıl Türklerin bundan manevi bir hissesi olacaksa, […] Read More

ADAM KAYIRMA

”Fuat Paşa (Cebesoy) bana, şöyle bir soru yöneltti: -Senin şimdi (Apotr) ların kimlerdir; bunu anlıyabilir miyiz? Ben, bu sorudan birşey anlıyamadığımı söyledim.Paşa, amacını açıkladı.O zaman, ben de, şu demeçte bulundum: -Benim, (Apotr) larım yoktur.Memleket ve millete kimler hizmet eder ve görev, yararlılık ve gücünü gösterir ise, (Apotr) onlardır!  ARIBURNU, AGE, S:202 Read More

MEVLANA BÜYÜK ADAMDIR.

Mevlevihane’de akşam yemeğine davetliyiniz.Yemekten sonra semaa gidildi.Binbir sanat eseriyle dolu mevlevihane’nin billur avizeli ışıkları altında gözde olmaktan çıkmış gibi görünen dervişler,ayin yerinin değirmi sahasında kollarını kanatlanmışlar gibi açıp, başları kollarından oumz küreklerine doğru düşük, çıplak ayakların sessiz çevikliğiyle hem mihveri, hem mahreki yapılan hareketler neticesi entarilerinin bel kayışından aşağı kısımlarını beyaz bir şemsiye gibi şişirerek […] Read More

KOMPLEKS

20 Haziran, 1933, Ankara erkek lisesi’nde: Büyük Mustafa Kemal, önce öğrenci ile öğretmenini karşı karşıya bırakmayı uygun görmüş ve sorunların o zamanki yöntemle öğretmenler tarafından sorulmasını istemişti.Şimdi güzel soru bulmak ve güzel soru çıkartmak ne güçtü.Nitekim coğrafyacı arkadaşlarımızdan birinin şu sorusunu derhal kesmiş ve değiştirmişti. Öğretmen öğrenciye şöyle sormuştu: -İtalya’nın meleketimiz hakkında istekleri nedir?Bize siyasetini […] Read More

ATATÜRK’ÜN BİR HEDİYESİ

Birgün Konya’da Behiç Bey’in evinde Mustafa Kemal general Tawsend şerefine büyük bir ziyafet verdi.Ziyafette Behiç Bey, Muhtar Bey, Salih Bozok bulunuyorlardı.Yemek çok güzel bir hava içinde geçti.Yemeğin sonunda Mustafa Kemal misafirine dedi ki: –”Biz Türklerde bir adet vardır.Misafirimize mutlaka bir hediye veririz.Ben asil bir milletin mütevazi bir başkumandanıyım.Size ancak bu tesbihi verebiliyorum” diyerek elindeki kırmızı […] Read More