ATATÜRK’ ÜN YARGIÇ KARARINA SAYGISI

Ölümünden iki yıl önce Atatürk’ün canına kıymak için kurulan bir düzen meydana çıkarılmıştı.Hem bu düzeni kurmakla suçlanan kimse ”Milli Mücadele” den veri Ata’nın yolunda çalışmış, sevgi ve güvenini kazanmış, birçok iyiliklerini de görmüş biri idi. Haber yurtta şaşkınlık ve tiksinme yaratmıştı.Herkes bunu konuşuyor, ”nasıl olur, nasıl olur!” diyor, bir türlü herhangi bir nedene bağlayamıyordu. Sanık […] Read More

LİDER VE HUKUK PRENSİBİ

Ankara hukuk fakültesi’nin açılışında, Atatürk şu hitabede bulunmuştu: ”Cumhuriyet müyeddiyesi olan bu ilmi müesseseyi açtığım şu anda duyduğum zevk-i maneviyi hiçbir teşebbüsümde duymadım…” Bir akşam yemeği toplantısındaydı.Kendisinin bu sözleriyle, Napolyonun Saint-helen’de sürgünde söylediği sözlerle karşılaştırmak istedi. ”-Paşam, dedi; napolyon da:(hakiki zaferim,şimdiye kadar kazandığım 40’tan fazla meydan savaşı deildir.Çünkü, bir zaferim var ki,onu hiç bir kuvvet […] Read More

HACER NİNE

Hacer nine yine bunalmıştı.İçi içine sığmıyordu.Beş gözlü evinin içi yine birkaç gündür zindan kesilmişti.Düşündükçe yüreği yerinden kopuyordu.Yetmiş yaşındaki bu kimsesizlik ona büsbütün koymuştu. Kocasını Yemen’de kaybetmişti.Bir oğlu balkanlarda, ikisi de çöllerde kalmıştı.Bir gelini ile üç torunu vardı.Gelini hastalıktan öldü, torunlarının biri de büyük muharebede şehit düştü.Birisi İkinci İnönüden dönmedi. En son torununu da Sakarya’ya gönderdi.Bir […] Read More

YAVUKLUM GÖNDERDİ

Bir akşam, uzun müddet didişen, uğraşan iki erden birisinin yüzüü sildiği mendil gözüne ilişmişti.Bu işlemeli ve göz alıcı yağlıyı isteyerek sordu. -Bunu nerden aldın? Bu ani soru karşısında şaşıran kahraman Türk çocuğu, sıkılarak cevap verdi: -Yavuklum gönderdi, Atam! Büyük kayıplar karşısında bile ağladığı görülmeyen, acı duygularını içinde gizleyen büyük şef, bilmem neden,o anda sarsılmıştı; dolan […] Read More

MUSTAFA KEMAL VE GENERAL TOWNSHEND

Birinci Dünya Savaşında, Irak’ta, İngilizlerle savaşıyorduk.Bir aralık ele geçirdikleri Kütülemara kalesini az sonra bizim ordu çevirmiş, epey uğraştıktan sınra düşürmüş, içindekileri de komutanları General Townshend ile birlikte tutsak etmişti.Komutan İstanbul’a getirilerek savaşın sonuna değin Heybeliada2da gözaltı edilmiş, ırakışma olunca da yurduna dönmüştü. Anadolu’da Kurtuluş Savaşı başladıktan sonra General Townshend’in güney kıyılarımızdaki limanlardan birine geldiği ve […] Read More

MUSTAFA KEMAL PAŞA VE YUNAN KUVVETLERİ KOMUTAN TRİKOPİS

Bütün bu taarruz esnasında Gazi’nin yanında bulunan arkadaşlar, Yunan kuvvetleri komutanı general Trikopis’in başkumandan çadırına nasıl getirildiğini şöyle anlatılar. Trikopis, diğer esir kolordu ve fıkra(tümen) kumandanları ile birlikte Gazi’nin huzuruna çıkardıkları vakit, hepsi çok heyecanlı ve bitkin halde, imişler.Gazi, bunları oturtmuş, kendilerini teselli için bu gibi mağlubiyetlerinin tarihte misalleri olduğunu, sevk ve idarede vazifesini bi […] Read More

MUTLU BİR DALGINLIK

Savaşın sıkışan zamanlarında orduda bozunluk yarataibilecek davranışlar komutanların hemen o anda kendi elleri ile ölümle cezalandırılmaları bir görenektir. Birinci cihan savaşında gerekli gereksiz bu yola sapan bir komutan dile düşmüştür. Bir gün Atatürk’ün sofrasında bu konu ele alınmış, tartışılıyordu, kendisi bu çareye hiçbir zaman başvurmadığını, buy yola sapanların çoğunlukla beceriksiz ve duygusuz kişiler olduğpunu söyleyerek: […] Read More

NEYE LAYIKSIN!…

Atatürk’ün Adana’da Hatay için: -Kırk asırlık Türk yurdu yabancı elinde kalamaz! Demesinin iki gün sonrası idiMersin’de istasyondan şehrin içine doğru yavaş gidiyordu.Yolun üstüne siyahlat giyinmiş ve ellerinde büyük bir levha tutan birkaç genç kız çıktı.Levhada şu yazı vardı.’‘Suriye hemşehrinizi de kurtarın!” Suriye, ancak din kardeşi olan bir milletin vatanıydı.Türkiye ise artık dinci değil, milliyetçi bir […] Read More

ATA’ NIN ANAFARTALAR’DAN BİR ANISI

Atatürk anafartalar’da düşmanı şaşkına çevirirken gerektikçe hasmının durumundan bilgi edinmek için ”bir dil yakalyın!” der, Mehmetçikler de ne yapıp yapıp karşı taraftan bir asker yakalar getirirlermiş. Bir gün getirilen dilden gerekli bilgileri aldıktan sonra Ata sormuş: -Peki, sen Yeni Zellandalısın madem, Türklerden ne kötülük gördün ki vuruşmak için kalkmış ta oradan buraya gelmişsin? Zellandalının bunu […] Read More

KIRK ASIRLIK TÜRK YURDU

1923 senesinin Martı’nın onbeşinci Pazar günüydü.Atatürk, Adana istasyonunda trenden inmiş; sağı solu dolduran halkın coşkun alkışları:”Yaşa, varol!” sesleri arasında yaya olarak şehre gidiyordu. Yarı yolda karalar giymiş bir kadın, kalabalığı göze çarptı; sonra onların arasından ikişer levha taşıyan dört genç kız çıktı; Atatürk’ün önünde durdular, arkalarında bir kız daha göründü ve önüne geçti.Hıçkırıklar,iniltiler ve yalvarışlarla […] Read More